9 Ağustos 2015 Pazar

Sırp Irkçılığının Masonik Geleneği

Belgrad Locası'nın kararlarının nasıl uygulandığını incelemeden önce dönüp, yaşanan vahşetin temeli olan Sırp ırkçılığını incelemek gerekiyor. Sırplar tarafından uygulanan vahşet, asırlardır aşırı Sırp milliyetçileri tarafından yürütülen bir beyin yıkama faaliyetinin sonucudur. Radikal Sırp milliyetçileri "Sırpların bütün ırkların en üstünü ve anası" olduğunu iddia edecek kadar radikal görüşlere sahiptirler.
Önemli olan, böylesine "toplu bir paranoya"nın nasıl oluşabildiği -ya da oluşturulabildiği-, böylesine bir ırkçılığın nasıl inşa edildiğidir. Dünyanın başka yerlerinde ırkçılığın kimler tarafından kışkırtıldığını hatırladığımızda ise, bu kitabın konusu olan masonluk faktörünün Sırp teröründeki rolünü aramamak mümkün değildir. Ve olayı bu yönüyle incelediğimizde, Sırplar arasında ırkçılığın, dünyanın diğer pek çok yerinde olduğu gibi mason locaları ile içiçe gelişmiş bir hareket olduğunu görürüz.
19. yüzyılın başlarında, locaların gerçekleştirdiği Fransız İhtilali'nin rüzgarları, Osmanlı yönetimindeki azınlıklara ulaştı. Bunun sonucu olarak azınlık isyanları başladı. Bu isyanların localar tarafından desteklendiği, "Yugoslavya'da Masonlar" kitabında şu şekilde anlatılmaktadır:
"Sırbistan Yüksek Kurulu'nun almanağında (1912-1913), mason localarının Osmanlı dönemi Balkan isyanlarında, isyancıları desteklediği belirtiliyor." (Masoni U Jugoslaviji, Zoran Nemeziç, sf.347)
Söz konusu isyanların ilki, 1804 yılında başlayan Sırp isyanıydı. Sırp isyanının lideri "Karayorgi" adıyla tanınan bir Sırp milliyetçisiydi. "Masonlar Sözlüğü"nde, bu isyanın Karayorgi ile birlikte bir diğer önemli ismi olan Petar Icko'nun olaylardaki rolü şöyle ifade edilmektedir:
"Peter Icko, Belgrad'daki büyük locaya kayıtlıydı. 1800 yılında diğer bazı masonların da yardımıyla, 'Sırp halkının özgürlüğü için' Türklere (Osmanlı'ya) karşı ilk ayaklanmayı organize etti. Askeri bir güç oluşturmaya çalışırken, bu çabası Türk yetkililerince haber alındı ve hareketin, Icko ile aynı locaya kayıtlı olan Papaz Alexa Nenadoviç gibi önde gelenleri idam edildi. Icko ise kaçarak kurtulabildi. Fakat bastırılan bu isyan, Türklere karşı düzenlenen diğer isyanların ateşleyicisi oldu. Icko da bu isyanlarda önemli bir politik rol oynadı. Icko, daha sonra Karayorgi tarafından Belgrad Belediye Başkanlığı'na atandı." (Dictionnaire de la Franc-Maçonnerie, Daniel Ligou, sf.1263)
Petar Icko ile isyanı yöneten diğer isim olan Karayorgi'nin masonluğu hakkındaki bilgi ise "Masoni U Jugoslaviji" kitabında belirtilmektedir:
"Petar Icko ile de yakın ilişki içinde olması nedeniyle masonlar, onun da mason olduğu tezini savunuyor. Ayrıca kullandığı sembol ve işaretlere bakılırsa Karayorgi'nin Belgrad Locası'na bağlı olduğu anlaşılıyor." (Masoni U Jugoslaviji, Zoran Nemeziç, sf.153)
Ancak daha da önemli olan, Karayorgi Ayaklanması sırasında, Sırpların ilk büyük çaplı "etnik temizlik" hareketini gerçekleştirmiş olmalarıdır:
"Müslümanların imha edilmeye çalışılması ve sistemli bir şekilde zulme uğratılması, 1804'deki ilk Sırp ayaklanmasında Sırbistan ve Karadağ'ın genişleme politikası ile yoğunlaştı. Bu iki devlet Müslümanları yok ederek etnik yönden 'temiz' bölgeler oluşturmak istiyordu. Ünlü Sırp tarihçisi Stojan Novakoviç'in bildirdiğine göre, 'Türklerin genel imhası' 1804'teki ayaklanma döneminde başladı. Bu Türkler Bosnalı Müslümanlar anlamına geliyordu." (Bulletin - State Commision for Gathering Facts on War Crimes in the Republic of Bosnia-Herzegovina, Ekim 1992, sf.6)
Osmanlı, Karayorgi Ayaklanması'nı bastırmaya çalışırken, yeni bir Sırp ayaklanması da 1815'te Milos Obrenoviç önderliğinde başladı. Obrenoviç, 1815'te Sırp Prensi olarak tanındı. Daha sonra yerine oğlu Micheal Obrenoviç geçti. Sırp Prensinin en büyük özelliği, "Masonlar Sözlüğü"de şöyle bildirilmektedir:
"Micheal Obrenoviç: Mason Sırp Prensi. Ayrıca mason Mazini ve Garibaldi ile çok yakın ilişkileri vardı." (Dictionnaire de la Franc-Maçonnerie, Daniel Ligou, sf.1263)
Sırp ırkçılığının temellerini atan ve bu yönde faaliyet gösteren başka isimler de vardı:
"Ulusal bilincin uyanışı: Güney Slavların 19. yüzyıl başlarında Avrupa'daki yeni düşünce akımlarıyla tanışması özellikle dil, edebiyat ve kültür alanında ulusal kaynaklara dönüş yönünde güçlü bir eğilim doğurdu... Sırp aydınlarından Dositej Obradoviç standart bir Sırp edebiyat dili oluşturma çabalarına girişti. Onu izleyen Vuk Stefanoviç Karadziç de Kiril Alfabesi'nin Sırpça'ya uyarladı." (Ana Britannica, cilt 22, sf.454)
Sırp ırkçılığının kurucularından olan Obradoviç de tıpkı, Micheal Obrenoviç gibi masondu:
"Dositej Obradoviç: Mason Sırp edebiyatçı, daha sonra bakan oldu. Trieste Locası'na bağlıydı." (Dictionnaire de la Franc-Maçonnerie, Daniel Ligou, sf.852)
Obradoviç'in masonluğu, "Masoni U Jugoslaviji" kitabında da yer almaktadır:
"Dositej Obradoviç'in mason olduğu Sırp kaynaklarında belirtiliyor." ("Maçonnerie en Serbie, Son Historie et Son But Actuel", Bulletin Officiel du Bureau de Nachatee, No: 33, 1909)
Aynı şekilde, Stanoje Stanojeviç, 1931'de yazdığı "Hür Masonluk" adlı kitabında Dositej Obradoviç'i önemli masonlar arasında saymaktadır." (Masoni U Jugoslaviji, Zoran Neneziç, sf.149)
Obradoviç'in yolunu izleyen Vuk Stefanoviç Karadziç'in masonlarla olan yakın ilişkisi de aynı kitapta anlatılmaktadır. (Masoni U Jugoslaviji, Zoran Neneziç, sf.166)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder